#ihmaldeğilcinayet

16 Nisan günü yayınladığımız yukarıdaki Instagram gönderimize kostüm tasarımcısı meslektaşımız Batuhan Doğan'ın yazdığı yorum ve Batuhan'a cevaben yazdığımız metin:

Batuhan Doğan

- Setlerdeki tek can güvenliği uyarısı ve yaptırım önlemi cadde veya sokakta çekim yaparken kenara çekil, araç geliyor vs den ibaret ne yazık ki. Zorla eğitim bile verilmeden ki verilse de mecburiyetten dolayı imzalanan iş güvenliği belgeleriyle hepimiz tamamen tüm sorumluluğu kabul etmiş gibi görünüyoruz ne yazık ki. Her ne kadar zamanla yarışan bir çalışma tempomuz olsa da set ve çekim içerisinde deli gibi koşmamayı, atlamamayı, zıplamamayı bir türlü öğrenemedik ve öğrenmiyoruz da. Bunun yanı sıra set içerisinde devamlı hadi vs gibi gergin seslerin giderek artması ve gizli yapılan manipülasyon ve mobbingin de bu duruma teşkil olduğunu düşünüyorum. Bazen korkudan ya da göze girmek içinde deli gibi koşup hem kendi hem de etrafındakinin güvenliğini tehlikeye atan bir çok kişi mevcut. Dağınık algı, yorgun bir beden ve bireyselliğin ön planda olduğu kolektif bir alanda ekip çalışmaları ne yazık ki çalışanlar için her açıdan yıpratıcı ve giderek sektörü acımasız bir şekile büründürüyor. Bunu da tetikleyen en önemli etken, hiyerarşik düzeyde üst seviyede olan yöneticiler yapımcılar ve hatta birim şefleri ve yönetmenler, başroller de dahil olmak üzere olduğunu düşünüyorum.

- Fst derneğinin hem iş ve can güvenliğini ele alarak bu çalışma koşullarına yeni bir yaptırım ve düzenleme gerektirmesi yolunda bir çalışma yapması gerekiyor. Kanaatimce; her hafta 120 dakikalık projeler yerine 60 dakikalık projelerin ekranlarda yer alması ve bir gün içerisinde tek bir proje olacağına 2 projenin yer alması set emekçileri açısından daha sağlıklı bir çalışma temposu oluşturur diye düşünüyorum. Bunun yanı sıra sektörde istihdam ek olarak artacağı kanaatindeyim. Haftada iki gün dinlenme süresinin (reponun) mutlaka resmi olarak geçerliliğinin olması şart. Bu zorunluluğa uymayan yapımlar ve müsamaha gösterenlerin muhakkak cezai işlem (yaptırımı güçlü) uygulanmalıdır. Birimler içerisinde bir de dikkat çeken bir diğer hususta ekiplerin tam sayı ile oluşması veya bazı ekiplerin daha az sayıda çalışması. Bunu da genelde birim şefleri iş elinden gitmesin ya da bizim bilmediğimiz bütçe yönetimi altında almış olduğu bir karardan dolayı gerçekleşiyor? Yani ekipten bir kişi hastalansa ya da acil bir durum söz konusu olsa onun yerini doldurabilecek ek bir kişi yok. Böylece iş yükü daha da artmış ve sağlıksız güvensiz bir koşulu tetikliyor. Hepsi tamamen domino taşı gibi birbiri ile ilintili. Şimdi denilecek ki bunların hepsi para bütçe vs diye. Eşitlik ve kolektif olan bir çalışma da bazı birimlerin ve statülerin diğer çalışanlar ile uçurum yaratan bir aralıkta kaşe alıp sonrada bütçe yok, ekibi azaltmak lazım ya da küçük ekip çalışılması lazım gibi sözlerin dengelenmesi birazda bundan kaynaklı. Özetlersek, daha adil, esitçil, saygılı, sadece etiketlere ve kişisel ilişkilere bağlı kalmadan niteliklere göre ben yerine biz düşüncesini benimseyen bir düzen oluşmadığı sürece bu can ve güvenlik önlemlerinin ve koşulların ne yazık ki hiç bir zaman oluşmayacağını ve hep yarım kalacağını düşünüyorum.

FST (Tuba Erdem)

Öncelikle paylaşımınızı ve aktardığınız tespitleri çok kıymetli bulduğumuzu belirtmek isteriz.

Setlerdeki çalışma koşulları, özellikle dizi setlerinde, diğer mecralara kıyasla ne yazık ki daha az iyileşme göstermiş durumda ve bu durumun farkındayız.

Tüm mecralarda ve özellikle dizi sektöründe çalışan asistan pozisyonundaki meslektaşlarımızın derneğimize katılımını son derece önemsiyoruz. Ancak üzülerek belirtmeliyiz ki, bu konuda katılım oranı oldukça düşük.

FST’ Derneğinin kendi kapsamındaki konulara yaklaşımını ifade edebilmek adına yazınızda bahsi geçen birkaç konuya kısaca değinmek isteriz.

Ücretlerdeki adaletsizlik; Derneğimiz, taban ücret çalışmalarının en başından beri, Sanat, Saç-Makyaj ve Kostüm ekipleri içindeki farklı pozisyonlar arasındaki ücret dengesizliğini engellemek amacıyla, dünya genelindeki uygulamalarla ilişkili belge ve dokümanlar toplamış, dünyadaki bize en yakın film endüstrilerinin yapılarını inceleyerek, elde edilen veriler doğrultusunda, mevcut uygulama içinde tüm birimler arasındaki eşitliği sağlayacak en akılcı yöntemleri belirleyecek bir çalışma yürütmüştür. Ve bu zaman kadar olan süreçte her iyileştirmede bu standartlara daha da yaklaşabilmek için ek çalışmalar yürütmüştür. Bu, derneğimizin en büyük amaçlarından biri olmuştur."

Diğer bir önemli konu olan sektör bileşenleri arası ücret denkliğini sağlamak adına, Sinema TV Sendikası ve bileşenlerinin konuyla ilgili harekete geçmesini sağlamak için çalışmalar yürüttük. süreçte, ekipler arasında eşitsizlikler giderilmeden ayrı ayrı taban ücret çalışmaları yapılmasının, ileride ekipler arasında tartışmalara ve bölünmelere sebep olacağına dikkat çektik. Çalışmalara gerekli ciddiyetin verilmediği ve istenilen sonuçların elde edilemediği gerekçesiyle, ortak açıklamalara katılmayacağımızı ve çalışma grubunda yalnızca gözlemci olarak devam edeceğimizi sendikaya bildirdik.

Çalışma ve dinlenme süreleri; Çalışanlar için çalışma ve dinlenme süreleri ile diğer pek çok çalışma koşulunun düzenlenmesi, iyileştirilmesi ve hukuken korunur hale getirilmesi için sendikanın bileşenleriyle birlikte yürüttüğü 'Çalışma İlkeleri' çalışmalarında derneğimiz aktif olarak yer almıştır. Özellikle ön hazırlık süreçlerinde, çalışan ekiplerin koşullarının göz ardı edilmemesi için mevcut taslak çalışmalarına ek olarak Rap ile beraber kendi özel çalışmamızı yürüterek, mevcut çalışmada oldukça eksik kalan bu kısımda ön hazırlık ekiplerinin çalışmalarını düzenleyici maddelerin daha kapsamlı hale getirilmesi için çalışıldı. Bu konudaki çalışmalarımız, üyelerin de katılabileceği açık toplantılarla halen devam etmektedir.

Sizin vesilenizle bir hatırlatma yapmak isteriz; Dernekler, kazanç amacı gütmeyen, gönüllülük esasına dayalı ve kamu yararına hizmet etmeyi amaçlayan sivil toplum kuruluşlarıdır. Tüzel kişilikleri sayesinde hukuki sorumluluk taşırlar. Üye sayısı ve dayanışma gücü, derneklerin etkinliğini doğrudan etkileyen faktörlerdir. Bu nedenle, derneklerin güçlü olabilmesi için üyelerinin aktif katılımı ve dayanışması büyük önem taşır.

İnstagramda 4.200 hesabın takip ettiği derneğimizin üye sayısı ne yazık ki bunun çok çok altındadır. Yürüttüğümüz tüm çalışmaların, gerektiğinde hukuki zeminde güçlü bir yaptırıma dönüşebilmesi, üye sayısının daha da artması ve dayanışma ile mümkün olabilecektir.

Bu nedenle zaman zaman yaptığımız “üye olun” çağrıları, bu mücadelenin daha güçlü ve kalıcı bir zemine kavuşması için son derece önemlidir.

Son olarak, dilerseniz paylaştığınız fikirleri ve varsa başka önerilerinizi birlikte konuşabileceğimiz bir toplantı da organize edebiliriz.

Katkınız ve duyarlılığınız için tekrar teşekkür ederiz.